Benim için önemli olan her şey senin için değildi.
Bunu yaşamak, acısını yaşamak ne demek bilmiyorsun, değil mi?
Gez, toz, öğren ve gel, dön dolaş dükkânına...
Dükkânın bana hep açıktı zaten, hep el altındaydım, değil mi?
Yok öyle yağma, çula çaputa ruhunu satanı ruhuma asla çekerim
Tesbih yap, boynuna dola; çık istersen darağacına, çek ipini!
Asıl ömrümü kendine, ne halt yersen ye, görmesin gözlerim...
Gözlerimin kenarından iki dökülürsün o olur, pınarı bana kalsın, değil mi?
Yalan zamanın yongası, aşk da zamanın yarasıdır; böyle bil, fazla düşünme!
Aşk gençlik pınarında çağlar, sen gençliğimdeki gönlümde ağlarsın, çektim pimini!
Uçurumlar dile gelse de kaç kez kenarında durduğumu söylese duygularımın
Suyu yürüttün, değirmeninde öğütüp, saman altındaydım hep, değil mi?!
16.06.13 - Çatlak Kalem
' Sonra sen ne yazdıklarımı beğenir oldun ne çektiğim fotoğrafları...
Sıkça da eleştirir oldun beni artık, değişir oldun.
Ben değiştiğini söylediğimde, ben değişir oldum sana
Ben suçlu oldum... Yine ben suçlu oldum.
Hepsi bir ayrılık vesilesiydi aşkım, olgun karşıla lütfen.
"Kimse okumazsa o okur", cümlem törpülendi şu an; o'ya kadar...
Şimdi çatallı yolun başındayız, ucu yılan, biz ortada, aramızda yollar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder