

Bahar geldi sanırım. Sanırım diyorum çünkü bu kışı hepmizi kış olarak yaşadık gerçekten. Mayısa gireceğimiz şu günlerde baharı karşılamanın tadı da bi ayrı tabii... Büyüklerimiz hep anlatırlar hani "eski kışlar kalmadı." Demek ki '12'ye saklamış kendini. Bahar denince akla ilk gelen şeylerden biridir temizliği de. Allerjiyi getirmedim bile başa fark ettiyseniz bi allerji hastası olarak. Temizlik daha önemli! Sonuçta temiz olursa beden yener mikrobu, atar gündelik zehrini. Arınır bünyeniz. Yenilenirsiniz. Rahatlarsınız. Burada temizlik dersi vermeyeceğim size. Aklınıza tuhaf bir şey gelmesin. Zaten el ayak bakımı, vücut temizliği dersi vermek ne haddime! Herkesin temizliği kendisine diye.. Buraya kadar güldük, eğlendik tamam ama temizliğin maneviyatından söz edeceğim. Baharı karşıladığımız şu günlerde baharın verdiği optimist, sevinç dolu, adı üstünde bahar gibi yaşamak gerek baharı. Ruhu tazelemenin yolları aranmalı. Güzel bir gün dilenmeli her güne. Tanıdıklarımızı da gözden geçirmeliyiz tabii bu arada. Ben son üç-dört yıldır yapıyorum bunu, şiddetle tavsiye ediyorum size de! Tamam daha öncesinde hep inanırdım, şu yalan dünyada kimsenin kalbini incitmeye değmez. Üç günlük hayatta sevelim, sevişelim. Buraya kadar tamam ama ya bu düşünceyi felsefe haline getirmemiş karşı tarafı napalım? Siz alttan aldıkça darbe vuranları kastediyorum. İyiliğin farkına varmamış ve varmayacak. Kendi çıkarlarından başka bir şey düşünemeyen, "su istimali" "fırsat bilen" tiplemeler... Tiplemeler diyesim geliyor onlara fark ettiyseniz çünkü henüz ne karakter oturmuş onlarda ne kişilik! Yazık, hepsinden yoksunlar! Acımak değil bu, ne haddime! Ama onlara gerçekten üzülüyorum. Değmez ama cidden durumları vahim! Asalak gibiler.. Hayatları parazit yaşantılardan farksız. Yanlarında götürecek hiçbir şeyleri yok, gelişimleri için hiç bir çaba da. Gerçekten yazık! O yüzden böyle insanlar tanınmasa da olur. Yoksa kullanılmaya mahkumsunuz! O yüzden ilk adımı gelin siz atın bence. Yalan dünyadaki yalan insanlar ordusu bunu hak ediyor çünkü. Hak edene ise layığını vermek lazım! Mükafatlandırmak farz! Yoksa üzülen de yıpranan da siz olacaksınız. Çünkü şu da bi hayat gerçeği ki, sizi sizden başka kimse düşünmüyor şu "üç günlük dünyada". Kimse anlamıyor ve hatta kimse sevmiyor. Ucunu fazla kaçırmamak şartıyla, şımartın kendinizi, sevin, anlayın ve anlatın ki özgüveniniz yenilensin! Yoksa başka insanlardan istediğiniz şeyleri alamama acısını da yaşarsınız. İnsan hakikaten nerede kendini rahat hissediyorsa orada mutlu. Sevdiklerinin yanında daha bir huzurlu, daha bir rahat. Yanında kendimizi mutlu hissettiğimiz insanlar yeter. Gerek yok fazlasına, diye düşünmekteyim. O yüzden bir listeniz olsun bence. Artı eksi listesi... Eksileri fazla olanları çıkarın gitsin! Yanında kendinizi huzursuz hissettiğiniz. Çünkü bünye de rahatsız ki istemiyor. Bununla da yetinmeyip fiziksel tepkimelere dahi yol açıyor bazen demek ki. O yüzden, hep derler ya "az olsun, öz olsun..." Aynen öyle! Gerek yok lüzumsuz kalabalığa! İnsan müsvetteleri de çok fazla çünkü şu hayatta ne kadar iyiler de varsa... En doğrusunu siz bilirsiniz tabii ki. Bu sadece benim 25 yıllık yaşantımdan tecrübeye dayalı bir tavsiye! E bahar da geldi, temizliği yapmak lazım... Örneğin, iyi bir dinleyici olmayanları, hep kendinden bahsedenleri, sizi gerektiğince düşünmeyenleri, hep kendi doğrularını görenleri, dışa kapalı olanları, her şeye muhalefet olanları(haksız yere), bencilleri, çıkarcıları, riyakârları, haddinden fazla dedikoducuları, suratsızları, enerjinizi sömürenleri, sizi kullananları, iyiliğinizi su istimal edenleri, para ilişkilerine aşırı heveslileri, sizi hırs kıstası olarak görenleri, sakilleri, paçozları, rezil ve rüsvaları da hayırsızları, vefasızları, kadir kıymet bilmezleri, basitleri, banalleri, ucuzları, demodeleri falan, vb, vs, etc. Gene tutamadım kendimi kaydım çizgimden! Şaka bi yana birkaç sıfatı eğlencesine alsanız da geri kalanlar atmanız için geçerli bir sebep bence. Yoksa üzülen, hayatın yıprattığı taraf siz olursunuz! Canınız yanar, acı çekersiniz. Karşı taraf emin olun hayatına devam eder ama ssiz bunun üzüntüsüyle yaşamı dar edersiniz. Duygusal davranmayın. Mantığınızla hareket edin, mantığınızın işlemesi gereken bu noktada. Duyguları karıştırdığınız anda yeniksiniz 1-0 hayata! Üstelik onun için kendi evinde sizi mağlup etmesi paha biçilemez! Bu fırsatı sakın vermeyin eline!
Baştada belirttiğim gibi, bahar geldi...
Bu yüzden, bahar temizliği şart!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder