Bahar gelmişti ya hani. Bu seneki biraz sözde'ydi sanırım, öznesi ya da güneşi gizlenmişti bu sene bulutların arkasına. Kim bilir sıkılmıştı o da dünyanın hallerinden. E hali'ydi bu genellikle. Eee haliydi... Ya da bi makara kukara peşindeydi. Ve yahut bir ergen gibi trip atıyordu her güne ayrı. Bunalım takılıyordu belki kendi çapında. Neticede bu sene "zöönnkk!" diye direkt yaz geldi. Hemen kışın ardından hem de. Atlayarak günleri, geceleri, mevsimleri. Saatler ilerlemişti koşar adım. Koşar adım değildi bu pek. Uçar adımdı sanki... Zaman sessizdi, sakindi. Biraz sıkıcı, biraz asap bozucu. Ama çoğu kez çağlayan, çoğu kez coşkulu. Bizim en üzgün olduğumuz bir gün bir başkasının en neşeli günüydü. Bizim hüzünler üzerine çöktüğümüz vakit, başkalarının kır dolu tepelerde rüya dolu anlarda olduğuydu. En'di ama neticede. Ya en iyi, ya en kötü... Ortada buluşulundu neticede. Uzlaşıldı tek bir virgülde. Nokta değildi çünkü. Hemen kesip atmıyordu, devam edecekti. Çünkü zamandı. Koşmaz, uçar; durmaz, amuda kalkar; oturmaz, devamlı iş çıkarırdı! Her günün bir işi vardı, sembolik bizler yapıyorduk bu işleri. Acı ama gerçek oluveriyordu sonra zaman! Hayat! Ya da ta kendisiydi dünya! Susamış, aç gönüllerde doyuyordu, mışıl mışıl uyuyordu koynunda insanların. Öyle rahat... Bazen yaptığına değiyordu! Bazen takdire şayan! Bazen "keşke" dedirtiyordu. "İyi ki" diyeceğimizi bile bile en çok. Keşke diyordu. Ağız alışkanlığı olmuştu. Mütemadiyen nakaratlarda, kaçınılmaz son, çıkmaz sokak buluveriyordu bizi işte... Yazdı bu. Doğası gereği neşeli. Açılmamış bir goncaydı her bu mevsimin gelişi. Öyle de kalacak sanırım gönüllerde. Hep mutlu, hep umutlu, hep tatlı anılarla. Efil efil esecek bir kızın ispanyol paça basma kumaş pantolonunda. Ya da bir yaz muhabbetinde buluverecek, büyükleri yatmış, gençleri muhabbet çeviren bir evin terasında. Veya çekirdek çitleyecek bir mahallede. Yazlık sinemaları hatırlayacak belki de olgun bir kalpte. Sardunyalar, zambaklar eşlik edecek. Belki de bir çocuk kalbinde, saklambaç oluverecek. Ya da aşık gönüllerde gizli bir bahçe... Battaniyenin altına sinecek veya muzur bir çocuk gibi balkonda yatarcasına. Bir şarkı söyleyecek belki de hüzzam makamında... Ama gelmedi o gün, ya gelecek ya da bir sene daha geçecek en fazla. Sürprizi belli mi olur zamanın! Ya birden yazdan yaza geçecek!
Eee bitmez halleri dünyanın...
E, yaz meyvesi tadında bir yaz olsun bu yazı!
Seviliyorsunuz,
Murat.
Eee bitmez halleri dünyanın...
E, yaz meyvesi tadında bir yaz olsun bu yazı!
Seviliyorsunuz,
Murat.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder