Nasreddin Hoca & Noel Baba

Yılbaşına doğru gündeme gelen yarı magazinel yarı kültürel figürlerden bahsetmeden geçmek olmaz, olamazdı. Hani Pollyanna ve Nemrut'a Murphy eklediğim yazı sahnelerinin bir parçası gibi bu da. Bu sefer ki Noel Baba ve Nasreddin Hoca. Aslında köken, her ikisinin de Türkiye olarak bilinmekte ama doğu ve batı sentezi işte... Farklılıklar elbette ki var. Olması gerektiği gibi hani. Hadi göz atalım...


1. Noel Baba, yılbaşına doğru gündeme gelen bir "dönem" figürüdür. Yılbaşına doğru gündeme gelen bir “dönem” figürüdür.

Nasreddin Hoca ise yılın her günü yıldızdır!
  2. Noel Baba, "bütün çocuklara karşılıksız armağan verme" gibi ütopik, imkansız bir fikrin kahramanıdır.

Nasreddin Hoca "parayı veren düdüğü çalar" dürüstlüğüyle realist ve gerçek bir kimsedir.

3. Noel Baba, çam ağaçlarının toplu katliamında baş rol oynar

Nasreddin Hoca ise sadece bindiği dalı keser, zararı da sadece kendisinedir.

4. Noel Baba maddecidir, nesneler sayesinde ün yapmıştır. 

Nasreddin Hoca paraya çevrilmeyecek bir zenginlik kaynağıdır, ruhu ve zekayı besler.

5. Noel Baba geyiklerin çektiği kızakla, üstelik bir de uçarak, itici bir sürrealite içindedir.

Nasreddin Hoca eşeğine ters binerek reel ortamda sürrealite gösterdiği için daha çarpıcıdır.

6. Noel Baba aslen Antalya çıkışlıdır fakat asimile olmuştur, doğum yerini meraklısı bilir.

Nasreddin Hoca sonsuza dek Akşehir’in evladıdır.

7. Noel Baba, herhangi bir babalığını görmediğimiz bir "baba" dır

Nasreddin Hoca hepimizin hocasıdır!

8. Noel Baba karaktersizdir. Kapıdan kovsanız "bacadan girer."
  Nasreddin Hoca şahsiyet sahibidir. Kendisine itibar gösterilmeyen yerde yemeği "kürküne yedirir."

9. Noel Baba kış günleri ve karanlık gecelerde ortaya çıkar. Bu haliyle insanda hep soğukluğu ve karanlığı çağrıştırır. Noel Baba insana bir karabasan gibi çöker ve kasvet verir.


Nasreddin Hoca ise kırlarda, ovalarda, evlerde, şehirlerde ve apaydınlık huzurlu yerlerde karşımıza çıkar. Nasreddin Hoca bu haliyle insana huzur ve ferahlık verir.

*Kaynakça: Makara Eki, Hürriyet (01.01.2013 / Özel Sayı), s. 4