Bugünkü yazı biraz aborjinimsi, enderimsi, uzaylımsı... Evet, uzaydan gelebilitesi yüksek. Uzaylılar tarafından ışınlanmış gibi. İndi birden gökten zembille mübarek! Biliyorsunuz, memleketin gündemi hiç bitmez. Bitse bile uzatılır, dalgalar dalgalar oluşur, seriye dönüşür en sonunda kültürümüzün de etkisiyle diziye bağlanır gündem de olur biter... Gündem belirlenir, yapılanır, tazelenir, 30 sene sonra yeniden gündeme gelir, gündemin içinde gündemler yaratılır, insanlar ölür torunları dedesi yaşındaki gündemlerle sarsılır, alt üst olur. Yaşayanlar durumu bilirler, konuya hâkimdirler, dejavu olurlar, yeniden resetlerler ama bir daha record ederler... Devir daim, kısır döngü, sirkülasyon sürüp gider... Dünya batar, çıkar, iner, düşer, kalkar, biter, gider... Bu masal bitmez, dünya eskimez, bu hikâye türer de "bu sevda bitmez"...
Niye mi anlatıyorum bunları? Konuya giriş yapayım dedim, girizgâh elbette sizin takdiriniz ama ben de bir bakış açısı getirmek istiyorum şu manken-şarkıcı gündemine hani... El altında olan bir konu ve senelerce gündemde ya. İşte ondan! Manken-şarkıcı denince akla "unvan"ından da anlaşılacağı üzere; hem modellik yapan, hem de seslerinin güzelliği dolayısıyla şarkılar söyleyen, albümler yapan, klipler çeken, icraatler peşinde koşan, medyada boy gösteren, demeçler veren, röportajlarıyla ses getiren -çok fesatsınız, hemen polemik geliyor aklınıza(!)- "on parmağında on marifet insanlar" geliyor, değil mi?! Çok işlevliliğin bir insana adapte edilmiş hali, uyarlanmış "model"i... Tıpkı aynı anda müzik dinlenen, mesaj alınan, şarj edilen ve fotoğraf çeken bir mobil telefon gibi! Ya da ne bileyim televizyon programları/filmler izlediğiniz, fotoğraflarınızı biçimlendirdiğiniz, çizimler yaptığınız, hesaplar tuttuğunuz laptop'lar gibi! Burada isimler, markalar oluyor. Rütbeler de modelleri çağrıştırıyor. Gönderge bu aslında! Ya da gönderme sayılır kimilerince(!) Gelişen teknoloji ve gelişen insan prototipi meğer ne kadar da doğru orantılıymış, bunu öğrendik en azından alınan dersten...
Manken şarkıcı olayına ya da türevi başka bir mesleğe bir başka bakış açısı daha getirmek istiyorum. AVM'ler... Evet, AVM'lere benzetiyorum onları! Azıcık ordan azıcık burdan birçok dükkan içinde barınıyormuş gibi mübarek! Reklam koyayım araya hatta... Zara'sı da içinde, Bershka'sı da, Accessories'ide var Mc Donalds'ı da, D&R da mevcut Starbucks da... Bir de hep merak etmişimdir niye futbolcu oyuncu değil de ya da ne bileyim avukat muhabir değil de, manken şarkıcı! Doktor şarkıcı bile var tamam ama bir taraftan da düşünüyorum, neyseki şarkıcı! Sanatçı unvanıyla çağrıldıklarını düşünseniz ya bir de, mazallah, evlerden ırak... Belki de Türkiye'nin koşullarında ancak yetiyor, ucu ucuna hani ek iş boyutunda diye de bir bakış açısı getirebilirsiniz. Saygıyla karşılarım, kuşkusuz. "Ancak ek iş daha başka mesleklerde oluyor be anam" diye de eklemek isterim buna verilecek cevaplar kategorisinden yalnızca bir örnek olarak! Öğretmen taksi şöforü olur bizde. Bakkal pazarcı olur -yine benzer iş kollarında(!)- ama short cut yapıp şarkıcılığa soyunmaz çok basite indirgenmiş bir meslekmiş gibi. Zaten miş gibi yapmaktan öteye de gidemez ya, yine "bakkal müziği" yapmaz yani! Sanat kabiliyet, yeterlilik ve mükemmeliyetçi bir ruh ister... Gereksiz özgüven değil... Onu bunu yaparım diyip kendini motive eden amiyane tabirle delik dondan çıkar gibi her işe maydonoz olan, limon sıkan "modeller" de değil... İşte benim gibiler de sayfalar dolusu yazıp sanatı kurtarmak ister ama umutvari, ümit de bir taraftan (inşallah) boşa değil de... Hem mankeni hem şarkıcıyı toplasan bir adam eder mi diye?!
Niye mi anlatıyorum bunları? Konuya giriş yapayım dedim, girizgâh elbette sizin takdiriniz ama ben de bir bakış açısı getirmek istiyorum şu manken-şarkıcı gündemine hani... El altında olan bir konu ve senelerce gündemde ya. İşte ondan! Manken-şarkıcı denince akla "unvan"ından da anlaşılacağı üzere; hem modellik yapan, hem de seslerinin güzelliği dolayısıyla şarkılar söyleyen, albümler yapan, klipler çeken, icraatler peşinde koşan, medyada boy gösteren, demeçler veren, röportajlarıyla ses getiren -çok fesatsınız, hemen polemik geliyor aklınıza(!)- "on parmağında on marifet insanlar" geliyor, değil mi?! Çok işlevliliğin bir insana adapte edilmiş hali, uyarlanmış "model"i... Tıpkı aynı anda müzik dinlenen, mesaj alınan, şarj edilen ve fotoğraf çeken bir mobil telefon gibi! Ya da ne bileyim televizyon programları/filmler izlediğiniz, fotoğraflarınızı biçimlendirdiğiniz, çizimler yaptığınız, hesaplar tuttuğunuz laptop'lar gibi! Burada isimler, markalar oluyor. Rütbeler de modelleri çağrıştırıyor. Gönderge bu aslında! Ya da gönderme sayılır kimilerince(!) Gelişen teknoloji ve gelişen insan prototipi meğer ne kadar da doğru orantılıymış, bunu öğrendik en azından alınan dersten...
Manken şarkıcı olayına ya da türevi başka bir mesleğe bir başka bakış açısı daha getirmek istiyorum. AVM'ler... Evet, AVM'lere benzetiyorum onları! Azıcık ordan azıcık burdan birçok dükkan içinde barınıyormuş gibi mübarek! Reklam koyayım araya hatta... Zara'sı da içinde, Bershka'sı da, Accessories'ide var Mc Donalds'ı da, D&R da mevcut Starbucks da... Bir de hep merak etmişimdir niye futbolcu oyuncu değil de ya da ne bileyim avukat muhabir değil de, manken şarkıcı! Doktor şarkıcı bile var tamam ama bir taraftan da düşünüyorum, neyseki şarkıcı! Sanatçı unvanıyla çağrıldıklarını düşünseniz ya bir de, mazallah, evlerden ırak... Belki de Türkiye'nin koşullarında ancak yetiyor, ucu ucuna hani ek iş boyutunda diye de bir bakış açısı getirebilirsiniz. Saygıyla karşılarım, kuşkusuz. "Ancak ek iş daha başka mesleklerde oluyor be anam" diye de eklemek isterim buna verilecek cevaplar kategorisinden yalnızca bir örnek olarak! Öğretmen taksi şöforü olur bizde. Bakkal pazarcı olur -yine benzer iş kollarında(!)- ama short cut yapıp şarkıcılığa soyunmaz çok basite indirgenmiş bir meslekmiş gibi. Zaten miş gibi yapmaktan öteye de gidemez ya, yine "bakkal müziği" yapmaz yani! Sanat kabiliyet, yeterlilik ve mükemmeliyetçi bir ruh ister... Gereksiz özgüven değil... Onu bunu yaparım diyip kendini motive eden amiyane tabirle delik dondan çıkar gibi her işe maydonoz olan, limon sıkan "modeller" de değil... İşte benim gibiler de sayfalar dolusu yazıp sanatı kurtarmak ister ama umutvari, ümit de bir taraftan (inşallah) boşa değil de... Hem mankeni hem şarkıcıyı toplasan bir adam eder mi diye?!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder