1 Mayıs 2012 Salı

Hatır İçin 40 Fincan Kahve...

"Hiç hatır için çiğ tavuk yediniz mi?" ya da "Hiç hatır için yediğiniz çiğ tavuğu beğendiniz mi?" diye sormalıyım belki soruyu. Ben denedim çok kez. Yedim elbette. Ama illaki yemişsinizdir şöyle bir geçmişi kurcalayın siz de! Tavuk çorbası içmişinizdir en azından! Çiğ tavuk bulamıyorsanız çorbasını için, diye... Tamam işi fazla sulandırmadan, cıvkını çıkarmadan söylemek isterim ki.. Hayatta kimsenin kendiniz adına karar vermesini mütevazi karşılamayın. Hoşgörü gösterilecek şey var, gösterilemeyecek şey var.  Bunu için de sanırım "hayır" diyebilmelisiniz karşınızdakine. O zaman göreceksiniz ki kendiniz daha mutlu, daha kendinizden umutlu olacaksınız. Hayatı yaşamaya daha hevesli, daha gayretli.. Zira kendiniz adına -özellikle karşınızdakini kırmamak için- verdiğiniz "evet" cevabı her zaman doğru şeylerle sonuçlanmayabilir. Kendi isteğiniz dışında hareket edebilirsiniz ki bu da oldukça zor bir durumdur sizin için. Diğer taraftan başkalarına mecburi istikametle uymanız gerekecek tabii ki. Bir sürü psikolojisi, bir ergen terapisi falan. Zor! Hea! yapmadız varsayalım, bu kez de küçümseme ve kınanma gibi şeylerle karşılaşabilirsiniz. Ama zaten böyle bir şeyle karşılacaksınız bu kişileri zaten hayatınızdan çıkarmanız abes olmayacaktır. Bu insanlardan olabildiğince uzak, hep söylediğim gibi. Gerek yok! Hayatta engel teşkil ederler önünüze sadece daha da bir misyonları yoktur. Asalakça hareket etmekten başka! Sadece ergenken çekilebilir bir durum zaten yetişkin bireyde görülüyorsa onun ne kadar "yetiştiğinden" şüpheliyimdir açıkçası! Bu yüzden hayata dair birtakım önemli karar alırken aklınıza, mantığınıza, kalbinize göre hareket edin. Sonucu güzel olursa kendinizle gurur duyacaksınızdır ki genelde güzellikle sonuçlanır, kendi başınıza verdiğiniz kararlar. Çünkü içinizde istek ya vardır, ya yoktur. Bu da cevabınızdır zaten. Sonucu kötü çıktı diyelim bu kez de başkasını suçlamazsınız, "onun yüzünden" le başlayan cümleler kurmazsınız, içinizde uhdeyle yaşarsınız(kendi başınıza almadığınız için bu kararı) belki ama en azından "kendi sorumluluğunuzu üstlenmenin zamanı gelmiştir" gibi bir ders alırsınız. Hayata dair sorumlu olursunuz siz de, bu da bir avantaj olarak görülmelidir. Neresinden başlarsanız fayda zira! Sorumluluk, iç disiplin fazla aşırıya kaçmadıkça ve başkalarına karışmadıkça iyi şeylerdir, emin olabilirsiniz!
Bu noktada beğendiğim bir yazıyı paylaşmak istiyorum sizinle. Sanırım Nil'indi bu, öyle olması gerek! Bir de siz göz atın derim..

"Hayat kabinine bindiysen, ki bindin yoksa nefes alamaz ve bu yazıyı okuyamazdın, fazla beklemeyeceksin. Bir şeyi seçip, düğmeye basacaksın. Yoksa, başkasının yolculuğunun bir parçası oluyorsun. İki kat çıkacakken, otuzbeşinci kata çıkıyorsun mesela. Orası da olmak istediğin yer değil. En fenası da, yanlış kata gelmenin suçunu, düğmeye basana atmak. Onlarla hiç uğraşılmaz. Onlar, düğmeye bir türlü basamadıklarını görmezden gelirler. Onlardan olmayın. Siz siz olun, şu asansörü fazla bekletmeyin. Çağıran olmasa bile, ışık söner. Karanlıkta kalırsın. Hayat çok basit, yanlış anlaşılmasın..."

Hatır'a gelince... Elbette, öenmlidir hatır. Geçmişin, birlikte paylaşımların, beraberce anıların sonucundan doğan duygudur kişiler de. Muhabbet vardır içinde, duygular vardır, kalbî, derin duygular... Birkaç kez göz yumulabilir sonucu kötü olsa da bazen. Çünkü hatır'ı veren klişi için önemlidir, değer'dir... Ama alelade değildir hiç bir zaman, olmamıştır da.. Özeldir, eşsizdir... Tamamen bencil olun da demiyorum, bakın. Elbette yapın fedakarlık, o kişi için zamanıdır. Sevginizin göstergesidir. Kırk yıllık hatrı vardır, bir fincan kahvedir çünkü, kahve etrafında dönen sözlerdir, kahkahalardır belki gözyaşları ama sevinç ama hüzün, ama sevgidir işte, aşktır! Çiğ bile yenir bunu için! Çok lezzetli gelir bazen o kadar çiğliğe... Çünkü içindeki aşk pişmiştir. O olgundur, alttan alır sıkıntıyı, problemi alır zevk verir yerine. "Hay hay" der. O dayanır bu çiğliğe! Ben bugüne dair de bu kadar yazdım ama tabii ki sizinle ilgili karar gene sizindir! Değerlendirin, artıları eksileri koyun ortaya, ister listeleyin hepsini bir bir madde madde, geçmişi bir değerlendirin. Değerli olur umarım sizin için sonucu. Bir kendi aldığınız karar sonuçlarını listeleyin bir başkasının lafını dinleyerek hareket ettiğiniz sonuçları yazın. Hangisi ağır, hangisi eksi-artı vermiş bir görün! Ben payıma düşeni yazdım kendi adıma sizin için, siz de bir yudumlayın en azından ama
"Kararı sizindir!"
Muhabbetle,
Murat.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder